|
|
|
EBEDİ SAADETİN ANAHTARI...
|
|
|
Aldi beni yürekten : Sonucunda kuşku duyulan bir iş için korkma.
Altun oluği : Para kazanmasını bilmek.
Dumeni yerinde olmak :İşleri yerinde olmak.
Kemane çalmak : Kimseden korkmamak.
Fesi kızarmak :Çok utanmak.
Kılı kıpırdamamak :Vurdum duymaz.
Mimden korkmak :Küçük şeyleri bahane etmek.
Kuncilan kaşınmak :Yokluk içinde olmak.
Koyasun dağdan yukarı:Saçma sözler söyleyene denir.
Bacak germek :İnat etmek.
Baturiş etmek : Denizde batırmak.
Kaşi bi bağ otluk :Gür kaşları olmak.
Kiş havası puşt havasi :Kış havası aldatıcıdır.
Laşkaya almak :Alaya veya yavaşa almak.
Ander kaybana kalmak: Bir eşya sahibinin ölüp,eşyanın sahipsiz kalması
Öküzü tereğe çıkarmak:İşi zora yokuşa sürmek.
Tepes kupas olmak :Tepe takla yuvarlanmak.
Göti tomelya taşi :Kalçası geniş olmak.
Yüreği fafataris etmek :Yüreğin ürperir olması,heyecanlı olması hali.
Dandaniça kuşi gibi :Yerinde duramamak.
Kotlan yalan söylemek:Çok fazla yalan söylemek.
Yol tahralamak : ölüme yakın olmak.
Var köpeğun acluği var da rahatluği:Geliri yok ama sıkıntısı da yok.
Trabzon peşuğine sallanmak:Çok rahat yaşamak.Yumurcak vursun o muncurlere
O kizum sağa diyeyirum,o gelinum sen işit:Geline işleri dolaylı duyurma.
Yikildum da kapandum:Mahvolmak.
Yumurcak vursun o muncurlere:Yüzüne Azrail vursun.
|
|
|
|
|
|
Ravd'ul efkar'dan:
Bir adam şu altı soruyu sormak için yediyüz fersah yol yürümüş:
1-Yerden ve gökten ağır birşey var mıdır?
2-Yerden geniş olan birşeyi gösterebilir misin?
3-Denizden zengin birşey var mıdır?
4-Kardan soğuk olan ne var?
5-Taştan katı olan birşey biliyor musun?
6-Yetimden perişan kimseyi söyleyebilir misin?
Bu altı sorunun cevabını kendisine sırasıyla şöyle anlatmışlardır:
1-Masum bir şahsa iftira etmek,yerden ve gökten daha ağırdır.
2-Yerden daha geniş olan şey gerçektir.
3-Kanaat sahibi olan bir kalp denizden daha zengindir.
4-Dostun kendisine yapılan teklifi boş çevirmesidir.
5-Kafirlerin kalbi taştan daha katıdır.
6-Dedikodu yapan şahıs yüzleştirildiğinde yetimden daha perişandır...
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|